
rıdvan dilmen etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
rıdvan dilmen etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
13 Mayıs 2010 Perşembe
"Aykut Kocaman F.Bahçe'ye hoca olsun!"

7 Nisan 2010 Çarşamba
'Göndereceksin ağbi bu Jo'yu'(!)

Hadise şu: Jo, Galatasaray’ın Fenerbahçe’ye yenildiği maçtan sonra ‘sabaha kadar alem’ yapmış. “Göndereceksin ağbi bu Jo’yu”ymuş. “Manchester City aptal mıymış, bu Jo’yu Everton’a kiralanmış, Everton aptal mıymış bu adamı Galatasaray’a vermiş.”
‘100 Büyük Türk Futbol Mütefekkiri’nden biri gibi konuşuyor Rıdvan Hoca. Ezeli rakibine yenildiler ya, bütün topçular yas ilan edecek, evlerine kapanıp “Her yer karanlık” şarkısını söyleyecek, ağıtlar yakılacak, evleri bir taziye evi olacak, falan filan...
Enikonu her maç gibi 90 dakikalık bir oyunu savaş haline getiren bu jargonu, Rıdvan Dilmen’e hiç yakıştıramadım. Jo sanki, cephede arkadaşları ölen, bir kısmını ‘düşman’ın teslim aldığı bir savaşın çavuşu... Gece, ‘vur patlasın çal oynasın’a çıkmış. Sanırsınız barın kapısında sarı-kırmızı üniformalı yaralı askerler acılar içinde inlerken, Jo, içerde bir eli bir kızın belinde, öbür eli diğer kızın boynunda, üçüncü kız da ağzından aşağı tekila döküyor. Sabaha karşı cesetler ve kaşı gözü dağılmış erlere basarak, üstüne üstlük şehvet dolu kahkahalarla geçiyor. O derbiyi, herhangi bir 90 dakikadan fazla yapan, kulüp yöneticileri başta olmak üzere, medyanın bu sıradan, o hep bildiğimiz çığırtkanlığı değil mi?
Rıdvan Dilmen’in bu çığırtkanlıkta işi ne peki? Hani nerde o muzip dil, mizahi bakış, eğlenceli tavır?
Yorumcu Rıdvan Dilmen, bütün bir futbolcu geçmişini ezerek, bize vaaz ediyor: Galatasaraylı bir futbolcu, Fenerbahçe’ye yenildiği bir maçtan sonra, haftanın tek tatil günü bile olsa eğlenemez!İnsan sevdiğinin ‘kötü’ sözlerini hatırlamaz. Algıda seçicilik belki de!
Ama şimdi yorumcu Rıdvan Dilmen’in bu hamasetinden sonra, filmi geriye sarıp, hakemin gözünden kaçan pozisyonlar olup olmadığını düşünsem mi?
Hiç gerek yok!
Ben kendimce “Gördüğümü çaldım.”
Not: Erkan Goloğlu kaleme almıştır (Radikal, 06.04.2010)
5 Nisan 2010 Pazartesi
Yeni hedef ikincilik!

Maça gelince... Ben Rijkaard'ı anlamakta zorluk çekiyorum diyenler kadar katı değilim, sevimsiz benzetmeler yapan sözüm ona gazetecik yazarlarını da haz etmediğim için özellikle benzetmelerden uzak duracağım... Sadece şu, (Skibbe'nin de altını çizdiği şey aslında) kendi sistemini yaratamadı, ego bütünlüğünü sağlayamamış, gündemde kalma telaşına yenik düşmüş insanlarla muhattap kalmak zorunda kaldı.. Transferleri, harcamaları, seçimleri derken hep ikinci planda kaldı... Bence en başta bunu hak etmiyor... O da bence gitmek için saçmalamanın en kolay yol olduğunu düşünüyor: )
----------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------
G.Saray'ın yeni hedefi ikincilik... Bursaspor ile evinde oynayacağı maçta psikoloji bir tuhaf olacaktır... Şampiyonlar Ligi mi, Fenerbahçe'nin şampiyonluğu mu?
-------------------------------------------------------------------------

Turkcell Süper Lig'de Sivasspor ile deplasmanda 1-1 berabere kalarak şampiyonluk şansını zora sokan Galatasaray'da Hollandalı teknik adam Frank Rijkaard, şampiyonluk yolundaki hesapların daha karmaşık bir hal aldığını söyledi.
Sivasspor karşısında istediklerini yapamadıklarını ifade eden Rijkaard, "Tabii ki çok acı bir durum. Son dakikada gelen bir gol, heralde en kötü puan kaybetme şekillerinden biri oldu. Böyle bir sonucu tabii ki beklemiyorduk, çok üzgünüz. Puan farkı açıldı, artık şampiyonluk yolundaki hesaplar daha da karmaşık hale geldi. Ancak ümidimizi koruyoruz ve önümüzdeki kalan maçların hepsini kazanmaktan başka çaremiz yok. Oynadığımız sistemlere fazla takılmamak lazım. Bugün 4-1-4-1 şeklinde oynadık ve bunun da bir nedeni vardı. Ancak aldığımız sonucun bununla bir ilgisi yok. Kötü futbol oynadık ve maç 1-0 iken yakaladığımız pozisyonları değerlendiremedik." dedi.
Etiketler:
arda turan,
elano,
galatasaray,
jo,
rıdvan dilmen,
rijkaard,
santos,
sivasspor,
şampiyon
2 Nisan 2010 Cuma
Kartal'ın iniş takımı!

Ankaragücü maçındaysa hem eksik oyuncuların hem de başkent ekibinin hırsının da etkisiyle yarışta kaybeden unvanıyla haftayı kapattılar... Bursaspor ve Fenerbahçe'nin iç sahada oynayacak olması, G.Saray'ın da güçsüz Sivasspor deplasmanına çıkacak olması, İnönü'de heyecanın daha da azalmasına neden olabilir.
Bir de Fenerbahçe'nin Kayserispor engelini kayıpsız geçmesi durumunda gelecek haftayı da bay geçecek olması, Beşiktaş'ı derbi öncesi daha da zor durumda bırakabilir. Bu durumda Denizli'nin oyun içi stratejilerinden çok, oyun öncesi planları gündeme gelecek ki, bu da onun aslında sezonun başındaki 'kontrolsüz' kimliğine geri dönmesi anlamına geliyor.. Tabii haftaya yükselen güneş Trabzonspor ile oynuyorlar ki, bu da oldukça çetin geçecek bir maç olacak...
Bu nedenle Ankaragücü karşısında kaybedilen 2 puan siyah beyazlılar açısından oldukça önemliydi. Telafisi olmayan ve tecrübeli olanın ipi göğüsleyeceğini söyleyen Mustafa Denizli'nin Bobo'nun şutunun direkte patlamasının ardından yüzündeki o 'eyvah' görüntüsünü anlamamak hiç de zor değil!
---------------------------------------------------------------------------------

---------------------------------------------------------------------------------
Oyuna gelecek olursak; Beşiktaş Ferrari, Tello ve Tabata'nın eksikliğini fazlasıyla hissetti. Geriden oyun kurma, orta alanda yaratıcı olma eksikliği oyunun kontrolübü tamamen Ankara temsilcisine verdi. Yusuf'un son bölümlerde oyuna dahil olmasıyla Beşiktaş üstünlük kurmayı başardı fakat bu oyuncu da fiziksel açıdan ancak bu kadar zamanı kaldırabilirdi. Bir de Denizli, üçlü savunma anlayışı benimseyince(biraz Lucescu dizilişini anımsattı bu bana)işler daha da karmaşık hale geldi. Çünkü o dönemde geride Zago, orta alanda Guinti oyunu okumak ve Tümer, Sergen gibi yaratıcı oyunculara alan açmak konusunda son derece başarılıydılar. Beşiktaş'ın bugünkü kadrosunda bunu başarması beklenen isimler, İbrahim Toraman ve Necip..
---------------------------------------------------------------------------------

---------------------------------------------------------------------------------
Ankaragücü ise yıldızları toparlamış... Henüz tam anlamıyla işleyen bir çarkları yok ama Sapara, Geremi, Rothen ve Vitek oynamayı bildikleri bölgelerde ön-plana çıktılar... Bunun daha derli toplu yapmaya başladıkları ve yerli oyuncuların da çarka dahil olmasıyla çok daha iddialı bir takım izleyeceğiz sanırım.
Etiketler:
ankaragücü,
başkent,
Beşiktaş,
bursaspor,
fenerbahçe,
Ferrari,
galatasaray,
Mustafa Denizli,
rıdvan dilmen,
rothen,
sapara,
süper lig,
toraman
Kaydol:
Yorumlar (Atom)